Ünlü
yazarın esin kaynağı olan ve bir süre de memurluk ve katiplik
yaptığı Adana’daki fabrika çürümeye terk edildi
ORHAN Kemal’e pek çok
eserinde esin kaynağı olan, ünlü romancının da uzun yıllar küçük
memurluk ve katiplik yaptığı Milli Mensucat Fabrikası kaderine terk
edildi. Kent merkezindeki Döşeme Mahallesi’nde 1907 yılındaki
kuruluşundan itibaren bir sanayi işletmesinden çok, bulunduğu
bölgeye sosyal, kültürel ve fiziksel değişim, gelişim kazandıran
‘mektep’ olarak bilinen Milli Mensucat Sanayi kötü sona doğru hızla
ilerliyor. Her ne kadar 6 ay içerisinde yeniden çalıştırılabileceği
ifade edilse de yorgun fabrika için bu şimdilik pek mümkün
görünmüyor.
Milli Mensucat Fabrikası, ünlü yazar Orhan Kemal’in, ‘Bereketli
Topraklar Üzerinde’ adlı eserinin kapağında, ırgatların söylediği
sözleri doğrularcasına ayakta kalma mücadelesi veriyor. Çukurova'yı,
sanayileşmeyi, köyden kente göçü tüm yönleriyle yansıtan kitabı
Orhan Kemal’den dinleyen ve “Bütün anlattıkların doğru. Eksik
bile... Çukurova’nın bereketli topraklarında öyle işler olur ki
aklın durur. Sana anlatsak bir değil 5 roman çıkarırsın valla” diye
tepki gösteren işçiler Milli Mensucat’ın şu anki durumunu tasvir
ediyor. Geçmişte özel sektör ve devlet arasında defalarca el
değiştirilen, devlet kurumları arasında gidip gelen fabrika konumu
itibariyle arsa simsarlarının gözdesi durumunda. 49 yıllığına
Özümücü Ailesi’ne kiralanan fabrikanın akıbeti belirsizliğini
koruyor.
Bir dönem Özüzümcü Ailesi tarafından fuar alanı yapılması için
girişimde bulunulan fabrikanın yeniden üretime geçmesi fiziki ve
sosyal şartlar nedeniyle imkânsız görünüyor. Şehrin merkezinde yer
alan Milli Mensucat’ın çevre faktörleri, makine varlığı ve binanın
kullanılamayacak durumda olması milyonlarca dolar yatırımı
gerektiriyor. Fabrikanın üçüncü dönem sahiplerinden Mustafa Özgür’ün
torunu Fatih Özgür, bir sanayi tesisinden çok ‘sanayi mektebi’
olarak bilinen alanın kültür merkezi yapılması gerektiğini söylüyor.
İstanbul’da Feshane, Tütün Depoları ve Sütlüce Mezbahası’nı örnek
gösteren Fatih Özgür, “Bu fabrika 2007 yılında 100. yaşına girecek.
İstanbul’daki pek çok tarihi fabrika müze ya da kültür merkezi
olarak değerlendirildi. Devletin bu tarihi değere sahip çıkıp aynı
şekilde değerlendirmesi gerekir. Göz göre göre fabrikanın yerine
uçsuz bucaksız konutlar yapılmasına izin verilmemelidir” dedi.
Fabrika değil
Milli Mensucat’ın sadece bir fabrika olmaktan öte bir sanayi mektebi
olduğunun altını çizen Fatih Özgür “Bu fabrikada binlerce işçi
çalıştı. 1940’lı yıllarda Milli Mensucat tarafından kurulan futbol
takımı 1956 yılında birinci ligde mücadele etti. Yine aynı yıllarda
ülkenin belki de ilk fabrika kreşlerinden biri yine bu fabrikada
açılmış. Milli Mensucat kendine ait özel bir hastanesi bulunan
fabrikalardan biriydi. Burası bir milli servettir ve göz göre göre
yok edilmesine izin verilmemelidir” diyor.
Bekçi Murtaza burada doğdu
ADANA’DA doğan ve Milli Mensucat Fabrikası’nda uzun yıllar katiplik
yapan Orhan Kemal, Çukurova insanının gerçeklerini dile getirdiği
Murtaza (1950), Bereketli Topraklar Üzerinde (1954), Vukuat Var
(1958), Hanımın Çiftliği (1961) ve Eskici ve Oğulları (1962) adlı
eserlerinde bölgenin ekonomik ve toplumsal yapısındaki değişimi kişi
ve toplum gerçeklerinden yola çıkarak yansıtıyor. Sınıfsal konumu,
yaşama tanıklığı, donanımı ve keskin gözlem kabiliyetiyle bu
eserlerinde, Çukurova’nın 40-50 yıllık değişimini gözler önüne seren
Orhan Kemal, bir röportajında Milli Mensucat Fabrikası’nın kendisine
kattıklarını şöyle anlatır: “Adana’da Milli Mensucat Fabrikası’nda
uzun yıllar küçük memurluk, katiplik yaptım. Gurbete çıkan Adana’ya
inen köylülerle bu vesileyle tanıştım, çırçır işçileri pamuk
işçileri. Onların mektuplarını dilekçelerini yazdım. Halk
çocuklarının şehir madrabazlarının elinde nasıl sömürüldüklerini
gördüm.”
Eserlerinde de gördüğü, tanıştığı, çalıştığı insanların hikayelerini
anlatan Orhan Kemal, bazı karakterlerini de fabrika çalışanlarından
seçti. Vazife denilince akla gelen ve görev anlayışıyla somutlaşan
trajikomik karakter Bekçi Murtaza da bir dönem bu fabrikada
çalışmıştı.
Mediha Olgun KARACA / ADANA
|