Berna Gümüş
– Feyza
Irgaç
9/E
Orhan Kemal
Müzesini
ziyaret
ederek oğlu
Işık
Öğütçü’yle
bir söyleşi
gerçekleştirdik.
Size hem
müzeyi
tanıtmak hem
de bu
söyleşiye
sizi de
ortak etmek
istiyoruz.
Cihangir’deki
Orhan Kemal
Müzesinde
yazarımızı;
fotoğraflarıyla,
yapıtlarının
ilk
baskılarıyla,
yabancı
dillerde
basılmış
kitaplarıyla,
çalışma
odası ve
özel
eşyalarıyla
tanıma
olanağımız
oldu.
Müzenin
kitabevi
bölümünde
Orhan
Kemal’in tüm
yapıtları
satılıyordu.
Bu arada
İkbal
Kahvesi’nde
de Orhan
Kemal’in
yaşamı
üzerine bir
CD izledik.
Bize çok
yakın bir
ilgi
gösteren
Sayın Işık
Öğütçü’ye
çok teşekkür
ediyoruz.
Orhan Kemal
müzesini açarken
neyi
hedeflediniz?
Genç
kuşaklara yani
sizlere Orhan
Kemal’i tanıtmak
istedim.
Kitaplarını
okuyarak Orhan
Kemal’i tanımak
yeterli
değildir. Burada
onun özel
yaşamından izler
görüyorsunuz.
Duvarlarda onun
yaşamının
değişik
yıllarına ait
pek çok
fotoğrafı var.
Onun da tüm
insanlar gibi
zaafları,
yanlışları,
pişmanlıkları
var. Burada
gördüğünüz
yaşam, Orhan
Kemal’in
kitaplarında
buluşarak
sizlere bir yol
açacaktır. Bu
kitaplardaki iyi
örnekler size
yaşamınızda
rehber
olacaktır.
Diyelim hayatta
sıkıntılarınız
olacak. Ne
yapacaksınız?
Hemen yıkılıp
bitecek misiniz?
Orhan Kemal’in
kitaplarında
umut ve
iyimserlik
vardır. Gurbet
Kuşları’ndan bir
örnek vereyim.
1950’li 60’lı
yıllarda
Zeytinburnu’nda
gecekondular
yapılıyor. Kaçak
yapılan bu
gecekonduları
belediye
yıkıyor. Bütün
emeğini ve
parasını
harcayarak
gecekondusunu
kuran Koca
Mehmet, onun
yerle bir olması
karşısında çöküp
ağlıyor. Karısı
yanında dimdik
duruyor. Kitap
kadının şu
cümlesiyle
bitiyor: “Kalk,
tekrardan
yaparız!” Orhan
Kemal’in bize
gösterdiği yol
budur: umut ve
iyimserlik. Bunu
yakaladığınız
zaman Sizin de
geleceğiniz
aydınlık
olacaktır. Bu
umut ve
iyimserlik,
düşlerinizi
genişleterek
size yeni
sayfalar
açacaktır.
Orhan Kemal’in
oğlu olmak,
nasıl bir
duygudur?
Ben babamı sizin
yaşlarınızdan
biraz daha
küçükken
kaybettim. Benim
için o babaydı,
bir yazar değil.
Daktilosunun
başında bir
şeyler yazardı,
kitapların
üzerinde adını
görürdüm ancak o
benim babamdı o
zaman. Baba
olarak severdim
onu. Babam
öldükten sonra
ben ortaokul
yıllarımda ilk
kez onun
kitaplarını
okudum. Bu
müzeyi açma
hazırlıkları
içinde de yani
2000 yılında
Orhan Kemal’i
tanıdım. Onun
yalnızca bizim
ülkemiz için
değil, dünya
için de bir
hazine olduğunu
anladım.
Orhan Kemal’in
kitapları başka
dillere de
çevrildi mi?
Pek çok dile
çevrildi. Geçen
yıl “Baba Evi”
ve “Avare
Yıllar”
Yunancaya
çevrildi. “El
Kızı” Suriye’de,
“Baba Evi”
İsrail’de,
“Cemile”
İspanya’da
yayımlandı.
İngilizceye de
çevrilecek.
Dünya Orhan
Kemal’i
keşfediyor. Biz
de bundan gurur
duyuyoruz.
Küçük
yaşlarınızda
babanızın
yazmaya, okumaya
ayırdığı
zamanları,
sizden çalınan
zamanlar olarak
görüp babanıza
kızar mıydınız?
Babamın bize
özel zaman
ayırma gibi bir
lüksü yoktu.
Babam yalnız
aile fertleriyle
değil, tüm
insanlarla çok
yakın ilişkiler
kurabilen bir
insandı. Şu anda
burada olsaydı
beş saniye sonra
koluna
girerdiniz.
Sizinle
şakalaşırdı, çok
sıcak bir
insandı. Bir
anımı anlatayım.
Unkapanı’nda
oturuyorduk.
Küçük bir oturma
odamız vardı.
Odada da iki
divan. Biz
babam, annem,
ağabeyim ve ben
o divanların
arasında top
oynardık. Babam
annemi kaleye
geçirir, anneme
çok gol atardı.
Eski bir
futbolcuydu, iyi
çalımları vardı.
Babam bizim için
ulaşılmaz
değildi. Hep
yanımızdaydı.
Çalışması
gerektiği zaman
odasına girer,
kapıyı
kapatırdı. Biz
de onu rahatsız
etmemiz
gerektiğini
bilirdik.
Siz de babanız
gibi yazar
mısınız?
Ben kimya
mühendisiyim.
Mühendisliğin
verdiği bir
alışkanlık olsa
gerek ben işin
araştırma
yönünü,
araştırmalarım
sonunda elde
ettiklerimi
sizlerle
paylaşmayı
seviyorum.
Babamın
şiirlerini
derledim. Onun
doksanın
üzerinde şiirini
buldum. Şair
olarak tanınmasa
da pek çok güzel
şiiri de var
babamın. Yeni
bir kitabımız
daha çıktı:
Önemli Not.
Babamın çalışma
odasında duvara
astığımız bir
yazı var, Önemli
Not diye.
Görmüşsünüzdür.
Bu notta Murtaza
2’nin
çalışmalarına
başladığını
belirtiyordu.
Babamın ömrü bu
kitabı bitirmeye
yetmedi. Ben
“Önemli Not”
adını verdiğim
kitaba, bu yarım
kalan yapıtla
birlikte onun
düzyazılarını
koydum. Bunun
gibi bir iki
kitap daha
hazırlayacağım.
Yazalım
Güzelleşelim
Şişli Anadolu
Lisesi Basın
Yayın ve
İletişim Kulübü
Yayın Organı,
Sayı 2, Bahar
2007 |