Ödül Usta'nın elinden
Livaneli, büyük ödülü Yaşar Kemal'in elinden aldı
|
|
|
Türk edebiyatının temel taşlarından
Orhan Kemal’in 38. Roman Ödülü, yazarımız Zülfü
Livaneli’nin oldu.
“38. ORHAN Kemal Roman Ödülü”ne bu yıl “Son Ada”
adlı romanıyla yazarımız Zülfü Livaneli layık
görüldü. Ödül törenine aralarında yazar Yaşar Kemal,
Müjdat Gezen, Tahsin Yücel, Nebil Özgentürk gibi çok
sayıda sanatçı katıldı. Beyazıt’taki Orhan Kemal
Kütüphanesi’nde düzenlenen törende, Orhan Kemal’in
şiirlerinden örnekler okundu. Orhan Kemal’in oğlu
Işık Öğütçü de Orhan Kemal Roman ödülünü alan Zülfü
Livaneli için “Duyarlı sanatçıların yazgısı olan zor
koşulların her türlüsünü yaşayan Zülfü ağabeyime;
umudun, iyimserliğin, direncin ve mücadelenin yazarı
Orhan Kemal’ in bu anlamlı ödülünü vererek, bir
nebze sıkıntılarını unutturduğumuz inancındayım”
dedi.
Müjdat Gezen de Orhan Kemal’in kendisine anlattığı
bir hikayeyi anlatarak herkesi güldürdü: “Orhan
Ağabey Nazım Hikmet’le Bursa Cezaevi’nde kaldığı
dönemde futbol da oynarmış. Top ara sıra avlu dışına
kaçarmış ve avlu dışına bir sigara paketi
fırlatılır, karşılığında da nöbetçi topu tekrar
içeri atarmış. Cezaevi müdürü Nazım Hikmet’in sarma
bezden yapılan topun arasına mesajlar sıkıştırdığı
ve dışarıdaki bir casusun da o mesajları alarak
eskisinin yerine yeni mesajlar koyduğu gerekçesiyle
futbolu yasaklamış. Bu düşünce şeytanın aklına
gelmez; Kenan Evren’in aklına gelmez.”
Türk edebiyatının çınarı Yaşar Kemal, Orhan Kemal’in
dünyanın en büyük yazarlarından olduğunu belirterek
O’nu anlatan bir kitap olmadığına dikkat çekti.
Türkiye’nin düşünce fakiri olduğunu söyleyen Yaşar
Kemal “Orhan Kemal’in Murtaza adlı romanını eğer bir
Fransız, Rus ya da İspanyol yaz saydı Donkişot kadar
ünlü olurdu. Türkiye’de hapiste öldürülemeyen yazar
açlıktan öldürülüyor. Benim de Orhan’ın da başına
gelen budur. Orhan Kemal anlaşılınca Türkiye,
Türkiye olacak” dedi. Livaneli de kendi kuşağının
Yaşar Kemal, Nazım Hikmet, Orhan Kemal gibi
isimlerden ilham aldığını ve bu esinlenmenin
mekanının da hapishaneler olduğunu dile getirdi.
Livaneli, hastayken ödülü aldığını öğrendiğini ifade
ederek şunları söyledi: “Ödülü aldığımı öğrendikten
sonra doktorlar hızlı bir iyileşme gösterdiğimi
söylediler. O zaman edebiyat nedir sorusuna bir
tanım buldum. Edebiyat şifadır; edebiyat tedavidir.” |
|
| |