Ana Sayfa

itaatsiz.blogspot.com - 2 Haziran 2009

 

Orhan Kemal'i hatırlamak...

 

Orhan Kemal, 39 yıl önce bugün yani 2 Haziran 1970'de yani 27 Mayıs'ın 10. sene devriyesinden üç beş gün sonra Bulgaristan'da öldü. Bu topraklardaki en güzel hikayeleri, romanları yazarak göçtü dünyadan. O'nu hatırlamak dedim, unutmak mümkün mü?

Bir kere yoksulluğu yazdı. Başı kabak, yalın ayak, Çukurova'da zulüm gören yoksulları. Karın tokluğuna tarladan ürün kaldıran garibanları. Has edebiyattı onunki. Kurgu numaraları bilmez, zorlama anlatım tekniklerinden anlamazdı. Yine de Türkiye'de roman sanatını salladı, değiştirdi, çıtayı yukarı çekti. Ondan sonra gelenlere hangi dertlerle dertlenmeleri gerektiğini hatırlattı.

Cihangir'de müzesi var. Orada paltosunu görmek mümkün. Yoksul, onurlu bir palto. İşte hepimiz o paltonun içinden çıktık. Köylerde, fabrikalarda, gecekondularda, çiftliklerde yaşanan veya yaşanamayan, yaşanmadığı gibi söndürülen hayatları öğrendik ondan.

Arkadaş Islıkları gibi bir roman ismi olur mu? Olur işte. Böyle de şiirsel kitapları vardır. Bekçi Murtaza, çocuklarımıza anlatacağımız bir adamdır. Hapishaneleri Kemal Tahir ile birlikte anlatmamış adeta fotoğraf sergisi gibi yazmıştır.

Çok klasik olacak ama Orhan Kemal Türkiye'dir.
 


[email protected]