Ana Sayfa

İnternette Orhan Kemal


Milliyet Sanat Dergisi (15 Kasım 2000)

Serap Yüzgüller

 

Orhan Kemal Yeninden Halkın Arasında....

Orhan Kemal müzesi büyük ustanın ölümünden 30 yıl sonra açıldı.

Sokaklarda yaşayan sokakları anlatan, sıradan insanları yazıya taşıyan bir romancı... Konularının kaynağı halk, insan... Bir halk yazarı, halkın yazarı... ”İnsanlığın insanlık tarafından, insanlık için yönetilme çabası adına sanat”  diyen bir yazardı Orhan Kemal... 1970 yılında yaşama veda ettiği zaman ardında “Sokakların Çocuğu”,  ”72.Koğuş”, ”Ekmek Kavgası”, ”Sokaklardan Bir Kız” gibi birçok baş yapıt bırakan büyük ustanın kitapları yaşam kadar yalın ve gerçek...

Kendini “toplumcu bir yazar” olarak tanımlayan Orhan Kemal’ in ölümünün üzerinden tam 30 yıl geçti ama hala kitapları Türk toplumunun aynası. Yazarın ailesi uzun zamandır bu büyük ustayı yaşatmak ve gelecek kuşaklara tanıtmak amacıyla birçok girişimde bulunuyordu. Nihayet 2000 yılında bu girişimler sonuç verdi. Orhan Kemal kültür ve Sanat Koordinatörlüğü tarafından Orhan Kemal Müzesi açıldı. Cihangir Akarsu Sokakta bulunan ve yazarın özel eşyaları, fotoğrafları, kitaplarıyla çalışma odasının sergilendiği müze her gün 10.00 - 17.00 saatleri arasında ziyaret edilebiliyor.

Müzenin girişinde Orhan Kemal bir portresi ile ziyaretçilere merhaba diyor. Bu portreyi 56 yıllık yaşamına sığdırdığı önemli zamanları ölümsüzleştiren diğer fotoğraflar izliyor. Siyah beyaz fotoğrafların içinde neler yok ki: Türk edebiyatının ustaları Sait Faik, Yaşar Kemal, Fikret Otyam, Necati Cumalı, Nazım Hikmet daha niceleri... Keşanlı Ali Destanı oyuncuları ile Edebiyatçılar Birliği’ nin 1964’ te yaptığı futbol maçından bir kare: Tiyatrocuların kaptanı Haldun Taner, edebiyatçıların kaptanı Orhan Kemal, maçın hakemi Halit Kıvanç... Başka bir köşede Ara Güler’in objektifinden Beyoğlu sokaklarında izliyoruz ustayı.

Duvarda 9 Mart 1966 tarihli bir mektup asılı... Orhan Kemal’ in Sultanahmet Cezaevinden ailesine yazdığı bir mektup adeta yazarın yaşamını özetliyor. Ailesinin kendisi için endişelenmemelerini yazarken taksitçiye olan borçlarını cezaevinden çıkınca ödeyeceğinden, oğlu Işık Öğütçü’ ye söz verdiği bisikleti alacağından bile söz ediyor burada Orhan Kemal. Müzede ziyaretçileri bekleyen son durak ise; ustanın çalışma odasını canlandıran mekan.

Bir köşede yatağı, yatağın üzerinde öldüğü zaman yüzünden alınan maske, çalışma masası, 1953 tarihli daktilo, 1954 tarihli blok not... Bir mankenin üzerine giydirilmiş elbiseleri... Duvarda DİSK tarafından verilmiş bir madalya: Tiyatro yazarları dalında yılın sanatçısı, yıl 1967. Diğer köşede kitaplığı. Raflarda, 6 cilt Nazım Hikmet, Dostoyevski’ den ”Budala”, Tolstoy’ dan “Savaş ve Barış”, Yaşar Kemal’ den “İnce Memed”, FB Spor Kulübü’ nün Tarihi... Camekanın içinde traş olurken kullandığı havlusu, tespihi, pijamaları, terliği, şapkası, evlilik cüzdanı...

Müzede yer alan ziyaretçi defteri ilgi çekici. Çünkü ilk sayfalarında şöyle yazıyor: ”Bu şeref defteri Orhan Kemal' in hayranı Nihat Bengi tarafından yapılıp merhumun müzesine hediye edilmiştir. 10 Eylül 1970 Bern ”Yazarın hayranı 30 yıl öncesinden kurulacağına inansa da Orhan Kemal Müzesi ancak 2000 yılında açılabildi. Orhan Kemal’in oğlu Işık Öğütçü, ”Bu müze 30 yıllık düşümüzdü. Biz kurduk 65 milyon insan yaşatacak. Tüm halkımız Orhan Kemal’i yaşatmak amacındaki çalışmalarımızda doğal üyedir ancak onların katılımlarıyla bu amaç gerçekleştirilebilir.” diyor.

Öğütçü ailesinin amacı, binayı zamanla bir kültür kompleksine dönüştürmek. Bu yönde çalışmalar başlamış durumda. Müzenin alt katında Orhan Kemal’ in yeni baskıları da yapılmış olan kitaplarının satışı yapılmakta. Ayrıca yazarın yaşamını kaybettiği Bulgaristan gezisi sırasında yapılmış son röportajının ve kendi sesinden eserlerinin yer aldığı bir kasette satışa sunuluyor. Yakın bir zamanda İkbal Kahvesi ziyaretçilere açılacak. Müzenin alt katına ise bir sanat galerisi yapılması düşünülüyor.

Edebiyatımızda toplumcu kimliğiyle öne çıkan yazarın yaşamından özel kareler sunan müze, Orhan Kemal’i günümüz Türkiye insanı ile buluşturuyor. Belki bir kez bile Orhan Kemal okumamış bugünün kuşağına fotoğrafları, mektupları, kitapları ve çalışma odası aracılığıyla büyük ustayı tanıma şansı veriyor.


[email protected]