Ana Sayfa

Alkış - Berrin BİLGİNER - Mayıs - Haziran 2010

 

ZAMAN ORHAN KEMAL ZAMANI

 

 

Her romancı, eserini tek bir cümleyi haykırmak için yazar aslında. Orhan kemal, tek bir romanını değil, tüm eserlerini tek bir cümle sarf etmek için yazmıştır adeta... Tek bir cümlesi vardır, Orhan kemalin..."Yok olasın

yoksulluk; kör olasın cahillik..." Kendisi de yoksulluğu, yoksunluğu dibine kadar yaşamış biri olarak üstelik...

"1953 kışı... Vakit gece... Sulu sepken kar... Nuriye'yle çocuklar, evde ne varsa üzerlerine örtüp birbirlerine sokularak uyumuşlar... Aylık kira otuz mu kırk mı ne... Bu parayı bile aybaşı gelince ev sahibine veremiyorum... Çocukların ayakkabıları, ceketleri yok. Palto filan benim için lüks... Soba; odun, kömür hak getire... Ne halt edeceğim? Çoluğu çocuğu bu kış dondurmadan bahara, yaza çıkarabilirsem iyi...

Ta onun zamanından beri, bu toplumun en amansız düşmanı, en yaman kaderidir yoksulluk ve onun getirdiği cahillik... Ve çaresizlik de uçurtmanın kuyruğu gibidir arkalarında...

Zaman Orhan Kemal okumak zamanıdır bu yüzden...

Zaman Orhan Kemal okumak zamanıdır... Hep aynı nakaratı tekrar eder; köşedeki bakkal, yandaki tamirci; pamuk işçisi, kapı önündeki dedikoducu kadın, çipil gözlü çocuk, hep aynı nakaratı tekrar eder... " Yok olasın yoksulluk; kör olasın cahillik..." Mahallenin en ücra köşesinde cılız soba dumanı, hep aynı nakaratı tekrar eder...

Zaman Orhan Kemal okumak zamanıdır bu yüzden...

Zaman Orhan Kemal okumak zamanıdır... Tahtadan el arabasıyla naylon toplayan şu adam, çöp kutusundan işe yarar bir şeyler ayıklayan şu delikanlı, pantolonu çorapsız ayaklarından bir karış yukarıda bitmiş şu okullu çocuk, onun romanlarından mı fırlayıp gelmişler dünyamıza yoksa?... Ya en büyük hayalinin her gün sıcak bir poğaça yemek olduğunu haykıran; açlığın ne demek olduğunu suratımıza suratımıza, bir şamar gibi çarpan şu kız çocuğu... Onun romanlarından mı fırlayıp gelmiş dünyamıza?...

Zaman Orhan Kemal okumak zamanıdır o zaman..

Zaman Orhan Kemal okumak zamanıdır... Bu toplumda yaşayıp da kaderin haddesinden geçmemiş insan var mıdır ki Orhan Kemal'in cümlelerine katık edilmemiş bir insanlık dramı, bir can yarası kalsın, kıyıda kenarda...

Orhan Kemal okumanın tam zamanıdır aslında.

Zaman Orhan Kemal okumak zamanıdır, aslında... "Hayatta pek çok haksızlıklar var, yazarın görevi bunlarla savaşmaktır." Der. Hayatta hala pek çok haksızlıklar var ve insan olmak, bunlarla savaşmaktır aslında...

Zaman Orhan Kemal okumak zamanıdır aslında.

Zaman Orhan Kemal okumak zamanıdır... Halkını; halkının diliyle, mantığıyla, kurgusuyla, halkına anlatmayı yeğlemiştir, Orhan Kemal... Kahramanlarını uzun uzadıya tasvir etmek gereği duymaz bu yüzden, mahalle aralarını da... Tek ve kısa bir cümleyle bütün bir panoramayı gözünüzde canlandırıveren, kıvrak bir zekâsı vardır; bir karikatür ustası gibi yazar romanlarını... Kısa ve öz, tek bir cümle; en çarpıcısından...

Zaman çarpıcı cümleler zamanı; Orhan Kemal zamanıdır zaman...

Zaman, Orhan Kemal'i okumak zamanıdır... Hızla değişir; olay, zaman, mekân... Bir oradan, bir buradan...

Mutsuzluk, umutsuzluk; değişmeyen, kaçınılmayan... Hayaller, kuru hayaller; gerçekleşmeyeceği baştan belli olan...

Ve birden değişir her şey, kötüye giderken her şey... Bulutların arasından sızan ışık huzmesi, uzaktan göz kırpan yıldız kümesi misali; bir Ünal, bir Zeynep, bir Kaptan çıkar aradan... Can gelir romana... Değişir onca insanın yazgısı... Der ki yazar:

" 'Yok olasın yoksulluk; kör olasın cahillik' dedikse ölmedik a!... Vardır hayatın bir de iyi yüzü, her yokuşun bir de düzü..."

Zaman can bulma zamanı; Orhan Kemal zamanıdır zaman...

Zaman Orhan Kemal okumak zamanıdır... Yıllar yılı, yazıyla, yazı adamıyla barışmayı becerememiş; "Sen sağcısın, sen solcu; sen şucusun, sen bucu" diye diye, kitaptan, okumaktan uzak durmuş insanımın Bu yüzden önemli değerlerini heder etmiş insanımın yazıyla, yazı adamıyla; Kemal Orhan'la barışma zamanıdır, zaman...

... Geçtim iç odaya... İç oda büsbütün soğuk, buzdolabı sanki... Avuçlarımı hohlayarak başlıyorum işe... Neye? Günlerdir kafamda dolaşan 72.Koğuş Hikâyesine... Bir de kendime geliyorum ki, ohoo sabah olmuş... Ama hikâye de bitmiş... Attığım taş, istediğim kuşu vurmuş... Kara, fırtınaya, soğuğa karşı ayaklı bir türkü; bir aşk türküsü gibi, pırıl pırıldım... Keyiften dört köşe... İçim içime sığmıyor... Hikâyemi hemen kapacaklar... Hiç olmazsa küçük bir avansla eve döneceğim... Et, ekmek...

"Eserinizi bir okuyalım... Mümkünse bize yarın bir uğrayın."

Ertesi gün, su bardağımda bilediğim paslı jiletle kıyak bir tıraş oluyorum... Ve koşuyorum... Derginin sahibi yerine, odacısı çıkıyor karşıma ve bana:

'Eserinizi biraz müstehcen bulmuşlar... Müsveddelerinizi buyurun...' diyor...

Buyurduk bakalım... Elimde müsveddem, dolaşan ayaklarımla çıkıyorum dışarı... Kar dinmiş, güneş soğuğu kırmış... Dünya pırıl pırıl... Bana ne... Bu pırıl pırıl, bu şıkır şıkır dünyadan o kadar uzağım ki, alamadığım avanstan çok, yaptığım işin anlaşılmaması koymuştu bana...(Falih Rıfkı Atay'ın, Türk Edebiyatı bu hikâyeyle her zaman övünecektir dediği 72. Koğuş, sonradan Ankara Sanat Tiyatrosu'nda yıllarca ara verilmeden sahnelenecektir ve bu günlerde 19. baskısı satılmaktadır, kitapçılarda)

Zaman iyi işlerin anlaşılma zamanı; zaman 72. Koğuş okuma zamanıdır bu yüzden.

Zaman Orhan Kemal okumak zamanıdır... Yıllar yılı topluma Orhan Kemal'in baktığı çerçeveden bakamamış siyasilerin, hatta siyaseti; yoksulluk ve cahilliği, çaresizliği kullanma marifeti sayan cingözlerin, Orhan Kemal'i okumaları zamanıdır zaman...

Zaman Orhan Kemal okumak zamanıdır... der ki ölmeden önce:

" Eşe dosta selam... İnandığım doğruların adamı oldum, böyle yaşadım. Karınca kararınca bu doğruların savaşını daha çok sanatımla yapmaya çalıştım... Kursağıma hakkım olmayan tek kuruş girmemiştir..."

İnandığı doğruların adamı olanlar, karınca kararınca savaşını verenler ve kursağına hakkı olmayan tek kuruş girmemiş olanlar... Zaman Orhan Kemal okumak zamanıdır...

Zaman Orhan Kemal'i

        anlamak zamanıdır hatta...


 

 

 


[email protected]