Ana Sayfa

Yeni Şafak Kitap - Büşra Böcü - 2 Şubat 2011


Orhan Kemal'in sosyolojik tahlili

 




Mehmet Nuri Gültekin, doktora tezini Orhan Kemal ve eserleri üzerine yapmış bir sosyolog. Everest Yayınları bu tezin ilk baskısını Orhan Kemal'in Romanlarında Modernleşme, Birey ve Gündelik Hayat adıyla 2007 yılında okurlarla paylaştı. Yeni yıla girmemizle birlikte kitabın ikinci baskısı yapıldı. Gültekin'e göre Orhan Kemal'in bütün eserlerinin atlanmadan okunması ve incelenmesi gerekir. Yazar, tez çalışması yapmanın verdiği bazı sınırlar içinde tematik seçimler yapmak zorunda kalsa da okuyucuya keyif veren akıcı bir yazı dili kullanmış. Eserlerin analizinde biçimlerin üzerinde durmadan içeriğe geçmiş. Ele aldığı konulara uygun eserleri seçerken, seçmediği diğer eserlerin de oldukça kıymetli olduğunu okuyucuya sıkça hatırlatmış.

Kemal'in gerçeğe uygun tipleri
Tezin amacı ekonomik, politik, sosyal ve teknolojik değişimlerin yaşandığı bir dönemin Orhan Kemal'in eserlerinde nasıl ortaya konduğunu görebilmek. Tez hazırlanırken bazı sorular göz önünde bulundurulmuş. Yazarın olguları anlatmada kullandığı karakterler ve olayların ortak bir özelliği var mıdır? Eserlerde anlatılmaya çalışılan sosyal olgular açısından belli bir sınıflandırmaya tabi tutmak mümkün müdür? Gültekin'e göre eserler, gerçek hayatla kurgu arasındaki etkileşimi göz önünde tutan, içinde bulunduğu dönemin akımlarından 'gerçekçilik' akımına dâhil. 1940-1970 yılları arasındaki dönemi ele alan tez, kırsal bölgelerde var olan sınıfsal ilişkileri göstermeye çalışıyor. Romanlarındaki karakterler çevremizde görmeye alışık olduğumuz insanlara oldukça benziyor. Yazar bu duruma ilişkin "Tanzimat'tan itibaren 'gerçeğe uygun tip' oluşturmak sorun olurken, Orhan Kemal'in romanlannın çoğunluğunda bu sorun yoktur, çünkü oluşturulan tiplerin/karakterlerin çok yüksek temsil özellikleri bulunur" diyor. Eserlerde karakterler yaşamın keskin kuralları kadar nettir. Yazar insancıl bir bakış açısıyla karakterlere hayat verir. Gültekin'in 'İdeal bir vatandaş ve zihniyet olarak' tanımladığı Murtaza karakteri dahi karmaşık değildir. Kemal'in kahramanları genelde zanaatkarlar, evsizler, devlet memurları, tarım işçileri ve köylülerdir. Okuyucular romanlarda tarlalarla, fabrikalarla, işçilerle sık sık karşılaşsa da Orhan Kemal'e bir köy romancısı diyemeyiz. Türk romanında ilk kez gerçekçi olarak köylü ve işçi sorunlarını yazan Orhan Kemal değildir. O değişim içindeki toplumsal çözülmeleri yeni bir bakış açısıyla aktaran kişidir. Onun okuyucuya göstermeye çalıştığı köylerde, kapitalizmin, sanayileşmenin, sömürgelerin, toprak kavgalarının etkisi vardır.

Gültekin tezinde, köylülerin dâhil olmak zorunda oldukları yaşam koşullarını, özellikle kadınların konumlarını kitaplardan yaptığı alıntılarla betimliyor. Orhan Kemal'e göre 'işin ve çalışmanın, sömürü ve eşitsizliğe rağmen, kadın üzerinde kimlik oluşturucu bir etkisi vardır.' Yazarın oluşturduğu her karakteri birbirinden farklı kültürler içinde yaşattığını, hepsinin etnik kökenine gönderme yaptığını belirtiyor. Birçoğumuzun severek okuduğu Baba Evi, Avare Yıllar ve Cemile romanlarını toplumsal çözülme ve değişim yönünden inceliyor. Bereketli Topraklar Üstünde, Gurbet Kuşları romanlarını kırsal hayatın kendi içindeki döngüsü ve köyden kente göçle değişen yaşam koşullarını merkeze alarak bize aktarıyor. Eskici Dükkânı, Hanımın Çiftliği, Kanlı Topraklar, Vukuat Var ise yazarın analizini yaptığı diğer kitaplar.


Mehmet Nuri Gültekin, Orhan Kemal'in Romanlarında Modernleşme, Birey ve Gündelik Hayat, Everest Yayınları, 272 sayfa

Mehmet Nuri Gültekin, sevdiğimiz Orhan Kemal romanlannı sosyolojik açıdan tahlil etti. Bu çalışma okuyuculara en az eserlerin kendisi kadar lezzet veriyor.

 


[email protected]