Ana Sayfa

 
 

İlkhaber - M. Demirel Babacanoğlu - 14 Haziran 2012

 

 

ABİDİN DİNO PARKI AÇILDI

 

          
 
 

İzlediklerim

 

M. Demirel Babacanoğlu

 

ABİDİN DİNO PARKI AÇILDI

 

Burası Abidin Dino Parkı.

Seksenli yılların sonuydu, buranın adı Abidin Dino Parkı olsun diye önermiştim; öneriyi pekiştiren bir de yazı yazmıştım. Başka önerenler de olmuştu. Çok geçmedi; parkın adı “Abidin Dino” oldu. 23 Yıl sonra. Büyükşehir Belediyesi Başkanlığınca yeniden düzenlendi park. Havuzu yenilendi, sergenler konuldu, çiçeklikler açıldı; Orhan Kemal, Abidin Dino, Yaşar Kemal yontuları yerleştirildi. 5 haziran günü törenle açıldı..

1932’de kurulan Halkevlerinin kurucusu Atatürk’tür. İlk yeri Ulus Bahçesi’ydi. Sonra bahçe adı değiştirilip “park” yapıılmış. Halkevi 1940’ta yeni yapısına taşındı.. 1951’de DP tarafından kapatıldı. Adana Belediyesi’ne verildi. Halkevci, mühürcü rahmetli Hikmet Sihay’dan dinlemiştim.. DP’nin adamları gelip, yanar sobayı kaldırıp atmışlar dışarı.. İçeride oturanları dışarı çıkarmışlar.. Her şeyi darmadağın etmişler.. Bugün Büyükşehir Belediyesi kullanmaktadır bu yapıyı.(1)

Orhan Kemal, Yaşar Kemal, Abidin Dino eski Halkevci’dirler.. Halkevlerinden birçok sanatçı, şair, yazar yetişmiştir. Turan Turanlı, Avni Anıl, Ali Şenozan, Ali Şen bunlardan birkaçı. Muzaffer İzgü de Halkevi’nin kitaplarını okuyarak, sobasında ısınarak yetişmiştir! (Sahi niye Muzaffer İzgü çağrılmamış?) Yaşar Kemal Halkevi’nin bütün kitaplarını okumuş.. Yazdığı şiirler, derlediği ağıtlar burada çıkmış. Orhan Kemal kimi öykülerini, romanlarını burada yazmış.

Abidin Dino, 1941’de solculuktan sürgün edilmiş buraya. Güzin Hanımla evlenmiş.. Atatürk Caddesi, İstasyon yakınlarında evleri varmış.. Bir gün taş yağmuruna tutmuş aymazlar! Oradan Abidin Paşa Caddesi’ne taşınmak zorunda kalmışlar.. Yılmamış, kimi resimlerini burada çizmiş, oyunlarını burada yazmış; yayınlamış Görüşler dergisinde..

Hikmet Sihay’dan dinliyorum yine; Dino ile yürürken karşılarına bir dilenci çıkmış; Dino cebindeki 2.5 TL.’yı dilenciye vermiş.. Sonra da cebinin astarını çıkarmış göstermiş.. Gelincik sigarasının motifini de Dino çizmiş. Bir de Orhan Kemal’le Abidin Paşa Caddesi’nde Verem Savaş Derneği’ne bez almak için yürüyorlarmış(2); çarşı esnafı dükkandan çıkıp ilgiyle bakmışlar(!). Bilindiği gibi Orhan Kemal de solculuktan içeri atılmıştır.. O günün polisleri çocuklara para verip evini taşlatmışlar.. O da, 1951’de Adana’yı terk etmek zorunda kalmış. Büyük sıkıntılarla karşılaşmış. Bir daha da Adana’ya dönmemiş. Şimdi heykeli dönüyor!

Yaşar Kemal diyor ki; en sülfü, en ağır işlere girdim; üç gün sonra buldular, işten attılar beni.. Yaşar Kemal de hapishanede atılanlardan biri.. 1951’de, Abidin Dino’nun yönlendirmesiyle İstanbul’a kapağı atmıştır.

Bu üçlüden; Orhan Kemal (15.9.1914 Adana/2.6.1970 Sofya); Abidin Dino (23.3.1913 İst./7.12.1993 Paris) yaşamda değiller. Yaşar Kemal (1922 Osmaniye/……..) 90 yaşında, yaşamı sürüyor, sürecek.. Bunlar bizim edebiyat önderimiz, ışığımız. Halkevi Bahçesi’ne “Akademi Bahçesi” diyorlar.. Bu bahçede konuşuyorlar, bu bahçede düşünüyorlar. Neden bu bahçenin adı; Abidin Dino Bahçesi değil de “Park”? “Park”sözcüğü, batıdan geçme bize. Ulus Bahçesi’nin adı da sonradan “Ulus Parkı” yapılmış.. Bizim dilimize ne oldu?

Dino’nun dedesi Abidin Paşa’nın da (1880-85) büyük hizmetleri olmuş bize. Adana Askeri Rüştiye’yi (Eski Kız Lisesi), Saat Kulesini, Ziya Paşa’nın mezarını yaptırmış.

Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Zihni Aldırmaz’ın çalışmalarıyla “Akademi Bahçesi, Abidin Dino Parkı’na dönüştürüldü. Bahçede Orhan Kemal, Abidin Dino, Yaşar Kemal yontuları yer alıyor. Bugün (5.6.2012) yontunun açılışı yapıldı. Açılışta Vali Hüseyin Avni Coş, Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Zihni Aldırmaz, İçişleri Bakan Yardımcısı Osman Güneş, Orhan Kemalin gelini, oğulları Nazım’la Işık Öğütçü, Sinema Oyuncusu Menderes Samancılar, Tiyatro oyuncusu Ali Özgentürk; konuklar, halk.. açılıştaydı.

Konuşmacılar bu üç sanatçıdan övgüyle söz ettiler. Kültür sanat alanında öncülük eden bu insanlar günümüze ışık tutuyor dediler.. Işık Öğütçü, babasının-annesinin işçilik yaptığı, Murtaza romanın geçtiği Milli Mensucat Fabrikasının (atıl durumda) Orhan Kemal Kültür Sanat Merkezi olmasını önerdi. O zaman Adana’ya göçebileceğini, Adana’da oturacağını söyledi. Büyükşehir Belediye Başkanı Zihni Aldırmaz’sa, olayı olumlu karşıladıklarını, böyle bir merkezin açılmasının yararlı olacağını belirtti.

Konuşmacılar arasında, Adana’da yaşayan yazarlardan, şairlerden, ressamlardan, tiyatroculardan, Halkevcilerden birer temsilci bulunmalıydı..

Yazık! Yoktular.. izleyici olarak da çağrılmamışlar..

Bu üç sanatçıya karşı (…) geçmişte Adana’da yapılan olumsuzluklardan hiç söz edilmedi, değerlendirme yapılmadı.. Yüzleşme böyle mi olmalıydı?.. Oysa, değerlendirmelerden kaçmamak gerek.. Bu; geleceklere daha çok ışık tutacak, Adana sanatçısına gereken değer verilecek anlamına gelir.. Ama öyle olmuyor.. Adana’da kaç sanatçı var, nerede bulunuyor, neler yapıyorlar, bürokrasi görmezden geliyor..

Eksik gedik de olsa, böyle bir girişimi alkışlıyoruz..

…………………………………………………..

1.İstenirse Halkevi yeniden açılabilir, binası devredilebilir kendine.

2.Orhan Kemal, o yıllar Verem Savaş Derneği yazmanıdır.


 
   
   
   
   
   

[email protected]