ADANA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ BAŞKAN VEKİLİ ZİHNİ ALDIRMAZ, BAŞTAN SONA
İZLEDİĞİ SEMPOZYUMUN AÇILIŞINDA YAPTIĞI KONUŞMADA, ÜLKEMİZDE VE DÜNYADA,
SANATA VE SANATÇI DUYARLILIĞINA EN FAZLA İHTİYAÇ OLUNAN BİR SÜREÇTE,
ADANA’NIN BÖYLESİNE ANLAMLI ETKİNLİKLERE EV SAHİPLİĞİ YAPMASINDAN BÜYÜK
MEMNUNİYET DUYDUĞUNU BELİRTTİ VE ADANALILARI YALNIZ BIRAKMAYAN
SANATÇILARA TEŞEKKÜR ETTİ
Çukurova 7. Kitap Fuarı etkinlikleri kapsamında TÜYAP Fuar Merkezi
Çukurova Salonu’nda “Orhan Kemal 100 Yaşında” sempozyumu düzenlendi.
Adana Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Zihni Aldırmaz, baştan sona
izlediği sempozyumun açılışında yaptığı konuşmada katılımcılara ve
sempozyuma konuşmacı olarak katılanlara teşekkür etti. Aldırmaz, “Bizi
hiç bir zaman yalnız bırakmayan, fuarlarımıza katılan değerli
dostlarımıza, edebiyatçılarımıza teşekkürü borç biliyorum. Sanata ve
sanatçı duyarlılığına dünyanın her zamankinden çok daha fazla ihtiyaç
olunduğu bir zamanda Adana’ya gelerek bizi onurlandırdıkları için çok
mutluyum” diye konuştu.
ORHAN KEMAL’İN SEVECENLİĞİ VE İYİMSERLİĞİNDEN ETKİLENİRİM
Sempozyumun açılış konuşmasını yapan Kültür Fuarları ve Danışma
Kurulu Başkanı Doğan Hızlan da, Orhan Kemal’i anlamak için sadece
kitaplarını okumanın yeterli olmayacağını, nasıl bir gözlemci olduğunu,
hayata nasıl baktığını ve nasıl yaşadığını da öğrenmek gerektiğini
belirterek, “Fuarda açılan Orhan Kemal Sergisi’nin gezilmesini de
şiddetle öneriyorum. Gerçekçi bir yazarın nerede gezdiğini, gözlemlerini
nasıl nota döktüğünü, ondan sonra da bir romana, bir hikayeye ne
şekilde dönüştürdüğünü bilmek, onu anlamak için çok yararlı olacaktır.
Orhan Kemal’in kendi hayatını anlattığı kitaplar çok önemlidir. Bir
yazarın yaşadıklarını, hayatını roman türünde okumak, bir hayatın
romana, öyküye nasıl dönüştürüldüğünü de en güzel biçimde ortaya
koymaktadır. Orhan Kemal’de benim ev sevdiğim özellik, onun
sevecenliğidir. Romanlarında anlattığı insanlardan belki nefret
edersiniz ama iyi bir yazarın yarına dair umudu vardır. Bir kurtuluş
umudu mevcuttur. Onun romanlarından birini okurken, batağa saplanmış,
dibe vurmuş bir kişinin dahi durumunu düzeltebileceğine, ayağa
kalkabileceğine inancınızı korursunuz” dedi.
ÇOCUĞUNA BİSİKLET ALAMAYINCA İNTİHAR ETMEK İSTEDİ
Doğan Hızlan’ın sunumunun ardından Nebil Özgentürk’ün yazıp
yönettiği “Sanatımızın Hatıra Deferi Orhan Kemal Bölümü” isimli belgesel
gösterimi yapıldı. Sunumda Adanalı yazar Orhan Kemal’in hayatı anlatıldı
ve çocuğuna bisiklet alamadığı için intihar etmeyi düşünen, daha sonra
çocuğu için yaşamayı seçen, düşünceleri nedeniyle hapse giren,
gözlemden, yazmaktan asla vazgeçmeyen ve 56 yaşında hayatını kaybeden
bir edebiyatçının hayatından enstantaneler anlatıldı.
Bu sunumdan hemen sonra “Yaşamı ve Eserleri’yle Orhan Kemal” paneli
yapıldı. Cumhuriyet Gazetesi Kitap Eki Editörü Turhan Günay’ın yönettiği
panele konuşmacı olarak Orhan Kemal’in oğlu Işık Ögütçü ile Yazar ve
Televizyoncu Nebil Özgentürk katıldı.
SANATÇILARIN DEĞERİ YAŞARKEN BİLİNMELİ
Işık Ögütçü’nün babasıyla ilgili anılarını anlatması ve o zamanlar
farkında olmadığı yaşam kesitlerinin, daha sonra babasının romanlarında
yer almasından ne denli etkinlendiğini ifade etmesi, panele katılanları
derinden sarstı. “Babasının bisiklet alamadığı çocuk” sıfatıyla anılan
Işık Ögütçü, babasının kendisine, istemesinden 3 yıl sonra bisiklet
alabildiğini hatırlattı ve sanatçıların değerinin yaşarken bilinmesinin
önemine değindi. Öğütçü, şöyle devam etti: “Keşke babamın sanatçılığı o
zaman değer bulsaydı ve yaşadığı maddi, manevi sıkıntılara katlanmak
zorunda kalmasaydı. Türkiye’de genelde değerlerimizin öldükten sonra
kıymetleniyor. O zaman hak ettiği değeri bulsaydı ve erken ölmeseydi,
şimdi aramızda olsaydı ve 100. yaş gününü hep beraber kutlasaydık. Bunu
çok isterdim.”
Etkinlik soru cevap bölümüyle sona erdi.
|