ORHAN KEMAL UYARLAMALARINDA ÇUKUROVA GERÇEĞİNİN YANSIMALARI
Türkiye’nin siyasal, ekonomik
ve sosyal alanda modernleşmeyi yaşadığı yaklaşık otuz yıllık dönemine tanık olan
Orhan Kemal bu süreci romanlarına başarılı bir şekilde yansıtmıştır. 1950
yılından itibaren Türk sinemasına katkı sunan birçok edebiyatçı gibi Orhan Kemal
de bu alana dâhil olur, özellikle diyalog konusundaki başarısıyla birçok filmin
senaryo yazımında görev alır. Zamanla maddi sıkıntılarının da mecbur kılmasıyla
bu sektöre senarist olarak dâhil olur. Yazarın senaryoları dışında beyaz perdeye
aktarılan romanları da Türk sinemasına sunduğu diğer bir katkıdır.
|
GURBET KUŞLARI, ESKİCİ VE OĞULLARI, VUKUAT VAR ROMANLARINDA GÖÇ OLGUSU - ÖZLEM
KALE
Öz: Bu çalışmada Orhan
Kemal’in Gurbet Kuşları, Eskici ve Oğulları ile Vukuat Var adlı romanlarında
işlenen göç olgusu sebep ve sonuçlarıyla ele alınacaktır. Yoksulluktan, hükümet
politikalarından ve çalışma koşullarının olumsuzluğundan bıkan köylülerin refaha
kavuşma arzusuyla evlerini ve/ya yurtlarını terk etmeleri incelenen romanlardaki
göçün ortak sebeplerini teşkil etmektedir. Kendilerine daha iyi bir yaşam
sağlamak amacıyla göç eden insanları romanlara göre bekleyen ortak son ise göç
ettikleri yerde umduklarını bulamamaları, aile bireyleri arasında çatışma
yaşamaları, değer yargılarını kaybetmeleri ve ailelerinin çökmesidir.
Romanlardaki göç olgusu, bu ortak özellikler bağlamında değerlendirilecektir. |
ORHAN KEMAL'İN GURBET KUŞLARI ROMANINDA KENTE GÖÇ VE
YOKSULLUK TEMASI - (HİLAL ÇOPUR - 2012)
GURBET KUŞLARI - Memed
Anadolu‟nun bağrından, sevdiklerinden kopup İstanbul‟a gelmiş bir gurbet
kuşudur. İstanbul‟a büyük ümitlerle gelen diğerleri gibi, ona da köyde karnını
doyurmasını sağlayacak pek bir iş kalmamıştır. Memed „in gurbet kuşu olacağı
kesindir. Kesin olmayan bu göçmen kuşun hangi şehre konacağıdır. Ya babası gibi
Çukurova‟ya konacaktır, ya da İstanbul‟a… Seçimini İstanbul‟dan yana yapmıştır.
Onu İstanbul‟a çeken; köylüsü Gafur ağasından gelen mektuptur. Gafur sebze
halinde çalışan ve anne tarafından akrabası olan kişidir. Memed‟i İstanbul‟a
çağıran bir mektup yazmıştır. Köye ziyarete geldiğinde İstanbul‟u ve İstanbul‟un
insana sunduğu güzellikleri anlata anlata bitiremeyen Gafur, bu seferde mektup
yazarak Memed‟in kanına girmiştir ve İstanbul sevdasını ona aşılamıştır.
Mektupta İstanbul‟da inşaat işlerinin çok olduğu, bu nedenle işçiye ihtiyaç
olduğu yazmaktadır. Memed de bir elinde tahta bavul, öbür elinde kırış kırış bir
mektup ile İstanbul‟a gelmiştir. |
TÜRK SİNEMASINDA ORHAN KEMAL UYARLAMALARI: YEDİ ÖRNEK - (FUNDA
MASDAR, VAN 2011)
ÖNSÖZ
Türkiye’de 1950’li yıllarda yaşanan siyasal ve ekonomik dönüşümler özellikle
tarımsal üretim ve iş ilişkilerinde büyük değişimler, bu değişimlere bağlı
olarak da toplumsal hayatta farklılaşmalar ve çözülmeler yaratmıştır.
Bu değişim ve çözülmelerin olumsuz etkilerini yaşayan ve gözlemleyen yazar Orhan
Kemal, yaşadıklarını ve gözlemlediklerini, gerçekçi ve başarılı bir şekilde
eserlerine yansıtmıştır. 1950 yılından itibaren Türk sinemasına senaryo ve
diyaloglarıyla da katkı sunan yazarın, 1960’dan sonra eserleri farklı yıllarda,
farklı ya da aynı yönetmenler tarafından beyazperdeye taşınmıştır. Yazarın
eserleri günümüzde de sinema filmlerine ve televizyon dizilerine kaynaklık
etmektedir.
Yazarın yaşadığı dönem, edebi anlayışı, 1950 yılından itibaren sinema ile olan
ilişkisi ve yaklaşık yarım asırdır halen Türk sinemasına eserleriyle nasıl
kaynak oluşturduğunu ortaya koymak bu çalışmanın amaçları arasındadır. Özellikle
Türk sinemasının yazara ve eserlerine karşı yeniden yorumlama yoluyla ortaya
koymuş olduğu tutumu belirleme isteği ise bu çalışmanın asıl amacını
oluşturmaktadır. |
|
|
1945-1960 DÖNEMİNDE TÜRKİYE’DE ÇALISMA YAŞAMININ ORHAN
KEMAL ROMANLARINDA TEMSİLİ - (ELİF HACISALİHOĞLU, İSTANBUL, 2008)
ÖNSÖZ
Bu çalısmanın amacı Türkiye’de 1945-1960 dönemi emek tarihi ve uygulanan iktisat
politikalarına bakarken, aynı zamanda dönemin isçiler tarafından ne sekilde
deneyimlendiginin de incelenmesi; bu anlamda da edebi anlatılar üzerinden insana
dair
olanın görünür kılınmasıdır. kinci Dünya Savası’nın ardından uluslar arası
ölçekte yasanan gelismelerle de ilintili olarak, Türkiye dönem itibariyle hızlı
bir kapitalistlesme sürecinden geçer. Bu esnada alt üst olan toplum yapısı,
toplumsal hiyerarside asagıda bulunan bilhassa örgütsüz isçiler tarafından
farklı tutunma ve direnme mekanizmalarının gelistirilmesine yol açar. Bu
çalısmada Orhan Kemal’in Bereketli Topraklar Üzerinde, Eskici Ve Ogulları ve
Murtaza romanlarına uygulanan nitel
arastırma yöntemi aracılıgıyla, bu dönemdeki çalısma yasamının kosulları, bu
kosulların geçirdigi dönüsüm süreci içerisinde, aydınlatılmaya çalısılmıs;
böylece, bu süreçte merkezi anlatıların dısında kalan isçilerin zihniyet
yapıları ve anlam dünyalarının da açıga çıkarılması saglanmıstır. |
|
|
ORHAN KEMAL'İN HİKAYELERİNDE ÇOCUK TİPLERİ
- (ASLI KANTARCI, İSTANBUL 2006)
ÖNSÖZ
Döneminde Türk hikâyeciligine yeni bir soluk getiren Orhan Kemal’in,
eserlerindeki farklı konular ve tip çesitliligi, çalısmamızı yönlendiren bir
özellik olusturmaktadır. Hepsi ayrı ayrı incelenmeye müsait olan hikâye kisileri
dikkate alındıgında çocukların hikâyelerde önemli bir rol üstlendigi görülür. Bu
çalısmanın amacı Orhan Kemal’in (1914-1970) hikâyelerindeki çocuk tiplerini
incelemek, toplumdaki “çocuk” meselesini gerçekçi bir yaklasım ile ele alan
Orhan Kemal’in toplum ile gerçek hayat iliskisini irdelemektir. Giris bölümünde
hikâye türü farklı tanımlarıyla ortaya konmus; hikâyenin gerçeklikle iliskisi,
hikâye-öykü ayrımı üzerinde durulmustur. Bu adlandırma, Orhan Kemal’in eserleri
baglamında degerlendirilip yazarın hikâyelerini nasıl bir teknige dayandırdıgına
kısaca deginilmistir.
Çalısmanın planı dogrultusunda Orhan Kemal’in hikâye kitaplarının yeni baskıları
tümüyle taranmıstır. 6lk baskılar dikkate alındıgında on dokuz hikâye kitabı
bulunan Orhan Kemal’in bu kitaplarının bir kısmı daha sonra birlestirilerek
basıldıgından inceleme alanı on kitaptan olusmaktadır. Birinci baskılarına
ulasılamayan kitapların yeni baskıları kullanılmıstır. Çalısma veri tabanı;
“Ekmek Kavgası” (1949, 1. b.), “Sarhoslar”, “Çamasırcının Kızı”, “Grev”(1954, 1.
b.), “Arka Sokak” (1956, 1. b.), “Kardes Payı” (1957, 1. b.), “Dünyada Harp
Vardı” (1963, 1.b.), “Önce Ekmek” (1968, 1. b.), “Yagmur Yüklü Bulutlar” ve
“Kırmızı Küpeler” adlı hikâye kitaplarından olusur. Yeniden basılmayan “Arka
Sokak”, “Kardes Payı”, “Dünyada Harp Vardı” adlı kitaplarda bulunup sonradan
diger kitaplara eklenen hikâyeler bu ilk baskılardan incelenmistir. 6ncelemede
kitaplar kronolojik sırayı takip etmektedir. |
|
|
ORHAN KEMAL'İN HAYATI, ESERLERİ ve ORHAN KEMAL
UYARLAMALARININ TÜRK SİNEMASINDAKİ YERİ -
RAHŞAN YILDIZ EYİGÜN, İSTANBUL 2006)
ÖNSÖZ
19.yy ortalarında günümüzdeki anlamıyla sanat alanları kabul görmüş, resim,
müzik, heykel, mimari, edebiyat ve tiyatronun yanında sinema 7. sanat olarak
yerini almıştır. Diğer altı sanatı içinde barındıran sinema bir öykü anlatımıdır
ve bu nedenle
romanla sıkı bir bağı vardır.
Sinema daha ilk yıllarından itibaren konu kaynağı olarak edebiyat eserinlerden
yararlanmıştır. Türk sineması için de roman önemli bir konu kaynağı olmuştur.
Sinema ve edebiyat ilişkisinin bir çok teze konu olmuş olması bende daha özel
bir çalışma yapılması gerektiği düşüncesini doğurdu. Bu noktadan yola çıkarak
tezimde Türk Edebiyatında çok önemli bir yere sahip olan, aynı zamanda yazdığı
film öyküsü, diyalog ve senaryolarla Türk sinemasıyla bağı bulunan Orhan
Kemal’in sinemaya uyarlanmış eserlerini inceledim.
Öncelikle, tezimin ortaya çıkmasına büyük emeği bulunan, yaptığı eleştirilerle
teze biçim veren danışmanım Doç.Asiye Korkmaz’a; yüksek lisans öğrenimim boyunca
verdikleri derslerle bana katkıda bulunan Prof.Cem Odman’a, Doç.Alev
İdrisoğlu’na, Duygu Sağıroğlu’na, İlhan Arakon’a, Metin Erksan’a ve en önemlisi
de bu kadar insandan bir arada ders alabilmemizi sağlayan Prof. Sami
Şekeroğlu’na çok teşekkür ederim. Ayrıca yaptığım görüşmelerde bilgi ve
görüşleri ile çalışmama katkıda bulunan Tunç Başaran’a, Memduh Ün’e, Atıf
Yılmaz’a, Ali Özgentürk’e, Işık Ögütçü’ye ve Rekin Teksoy’a teşekkür ederim. |
|
|
YENİ TOPLUM DÜZENİNİN ORTAYA ÇIKARDIĞI İKİNCİ BİR YÜZ
- (ALARA ÖZŞAMLI, ANKARA TARİHSİZ)
ÖZ (ABSTRACT)
Bu çalışma Uluslararası Bakalorya Programı bitirme tezi olarak hazırlanmıştır.
Çalışmanın amacı, Orhan Kemal’in “Eskici ve Oğulları” adlı yapıtında ana
karakter Topal Eskici’nin
karakter çerçevesinin nasıl oluşturulduğunun incelenmesidir. Bu soruya yanıt
bulabilmek için karakterin ruhsal portresinin nasıl çizildiğine, karakterin
kişilik özelliklerinin nasıl oluşturulduğuna ve karakterin kişilik çizgilerinde
değişikliklere neden olan etkenlere değinilmiştir. Karakterin kişilik
özelliklerinin oluşumu; bireyin iç çatışmalarının, birey-birey çatışmalarının,
birey-toplum çatışmalarının ve birey-doğa çatışmalarının incelenmesi ile ortaya
konulmuştur. Tezin son bölümü olan sonuç bölümünde ise araştırmanın verdiği
sonuçlar ana hatlarıyla açıklanmıştır. Baba imgesinin geçim sıkıntısı nedeniyle
kendine yabancılaştığı, bu yabancılaşmanın bireyin aile ve toplum ile olan
ilişkilerini etkilediği saptanmıştır. Birey, kendi toplumsal eleştirileri
dinlendiğinde ya da geçim sıkıntısının yükü üzerinden atıldığında asıl olduğu
insana dönmektedir. Bireyin karakter çerçevesi, bireyin bireysel ve toplumsal
sorgulamaları, yönlendiği çatışmalar ve değişen düzene uyum sağlayamamasının
birey üzerinde yarattığı etkiler ile oluşturulmuştur. |
|
|
Orhan Kemal’in Fabrika ve Toprak İşçilerini Konu Alan
Bereketli Topraklar Üzerinde, Vukuat Var ve Hanımın Çiftliği Romanlarında Yapı,
Tema ve Anlatım - (EMİNE ÖZERİNÇ, GAZİMAGOSA
2010)
1914-1970 yılları arasında yasamıs olan Orhan
Kemal, toplumun alt tabakasını olusturan insanların yasam kavgasını, isçi
sınıfının çalısma kosullarını, “küçük insan”ların dünyasını aydınlık gerçekçi
bir bakısla sergiledigi; toplumsal sınıflar arasındaki zıtlıkları, çeliskileri
yansıttıgı öykü ve romanlarıyla, Türk edebiyatında II. Dünya Savası’nın
getirdigi baskı ve yokluklar ortamında ortaya çıkan sosyal gerçekçi kusagın en
etkili kalemlerinden biri olmustur.
“Orhan Kemal’in Fabrika ve Toprak işçilerini Konu Alan Bereketli Topraklar
Üzerinde, Vukuat Var ve Hanımın Çiftligi Romanlarında Yapı, Tema ve Anlatım”
adını tasıyan bu çalısma dört bölümden meydana gelmektedir.
Çalısmamızın metnini olustururken yaptıgımız alıntılarda yazarın imlası, yöresel
söyleyis özellikleri ve noktalama isaretleri esas tutulmustur. Kendi
cümlelerimizde ise Türk Dil Kurumu’nun Yazım Kılavuzuna müracaat edilmistir.
Anahtar kelimeler: küçük adam, Çukurova, yapı, tema, anlatım. |
|
|
|
|
|